Seddülbahir Cephesi Muharebeleri – Bölüm 7
6/8 Mayıs 1915
İkinci Kirte Muharebesi
Türk tarafının başarısızlıkla sonuçlanan 3 / 4 Mayıs gece taarruzundan hemen sonra Akdeniz Seferi Kuvvetler Başkomutanlığı, İngiltere Savaş Bakanlığımın kendisine tahsis ettiği takviye kuvvetlerin katılımını müteakip yeni bir taarruzla Alçı Tepe’yi ele geçirmeyi planladı.
Zaten İngiltere Savaş Bakanlığı da Çanakkale’deki durumu kritik görüyor ve bir an önce Alçı Tepe’nin ele geçirilmesini istiyordu. Bu nedenle General Hamilton’un takviye kuvvet talepleri yerine getirilmiş ve Mısır’daki 42’nci İngiliz Tümeni yola çıkarılmıştı.
Bu kuvvete ek olarak 2’nci Fransız Tümeni de yolda, Çanakkale’ye doğru intikal halindeydi. İngiltere ve Fransa’nın gönderdiği bu kuvvetler, 4 / 5 Mayıs 1915 günlerinde öncü unsurlarıyla Seddülbahir’e ulaştılar. Bu kuvvetlerin katılımıyla birlikte 45 piyade taburu seviyesine ulaşan İngiliz ve Fransız kuvvetlerinin ne şekilde kullanılacağı ise şu şekilde planlandı:
Cephenin doğu kanadı üzerindeki Fransız kuvvetleri ileri hareketlerini Kerevizdere doğusundaki sırtları (Cesaret Sırtı) ele geçirene kadar sürdürecek, batı kanadın üzerindeki İngiliz kuvvetleri ise Yassı Tepe’ye ulaşana kadar ilerleyecekti. Bu hareket tarzı ile bir anlamda Seddülbahir Cephesi’nin doğu kanadı üzerinde Türk kuvvetleri yerinde sabitlenecek, İngiliz kuvvetleri ise Yassı Tepe üzerinden Alçı Tepe’ye taarruz ederek cephenin batı kanadını, Türk kuvvetlerinin üzerine kapatacaktı.
General Hamilton’un öngördüğü bu hareket tarzı, İkinci Kirte Muharebesi sonrasında da Seddülbahir Cephesi’nde girişilen harekatların planlama ve icra safhalarının neredeyse tamamının başlıca prensibi haline gelecektir.
İngiliz ve Fransızların taarruz için ayırdıkları kuvvet; Arıbumu Cephelimden bu bölgeye kaydırılan 2’nci Avustralya Tugayı ile Yeni Zelanda Tugayı’nın da katılımıyla 25.000’den fazla muharip askerden oluşmaktaydı. Bu kuvvet; 300’den fazla ağır makineli tüfek, 110 adet karada mevzilenmiş top ve donanmanın 400’den fazla topu ile desteklenecekti.
Düşmanın taarruz edecek piyadesini destekleyecek ağır silahları, yaklaşık 5 kilometrelik cephe genişliğine oranlandığında, her 10-11 metrelik cephe hattına bir top ve her 16-17 metrelik cephe hattına da bir makineli tüfek düşmekteydi.
İngiliz Fransız taarruzunu karşılayacak Türk kuvvetlerinin durumu ise şöyleydi:
Alçıtepe Köyü – Seddülbahir yolunun batı kesiminden sorumlu 9’uncu Tümen birlikleri; 6’sı ön hatlarda ve 1’i ihtiyatta olmak üzere 7 taburdan,
Alçıtepe Köyü – Seddülbahir yolundan boğaz kıyısına kadar uzanan cephenin doğu kanadından sorumlu 7’nci Tümen ise 7’si ön hatlarda ve 4’ü ihtiyatta olmak üzere 11 taburdan oluşmaktaydı.
Cephedeki birliklerin genel ihtiyat grubu ise 3 / 4 Mayıs 1915 gecesi ağır zayiata uğramış olan 15’inci Tümen’den arta kalanlardan ibaretti.
Ancak Türk taburlarının mevcutları neredeyse bölük seviyesine inmişti. Örneğin 20’nci Alay Komutanı Binbaşı Halit Bey’in raporunda, eldeki taburlardan 8’inin toplam kuvvetinin 35 subay ve 3.127 erbaş ve erden oluştuğu belirtilmekteydi.
General Hamilton’un planında öngörülen hedeflere ulaşmayı amaçlayan taarruz, yaklaşık yarım saat sürecek bir topçu hazırlık ateşi sonrasında 6 Mayıs 1915 sabahı saat 11.00’de başladı
Özellikle cephenin batı kandında, düşmanın taarruz çıkış hattı ile Türk kuvvetlerinin asıl mevzileri arasında, ortalama olarak 1.300 metrelik bir mesafe bulunmaktaydı. Türklerin asıl savunma mevzilerinin önünde uzanan arazinin muhtelif noktalarına yerleştirilmiş muharebe ileri karakolları ise bu mesafenin neredeyse tam ortasında yer almaktaydılar.
Taarruz başlamadan önce açılan ve yaklaşık yarım saat süren topçu ateşi, Türklerin asıl mevzilerinin yerleri tam olarak belirlenemediğinden çok fazla etkili olamadı.
Yorum Yapın